RANDEVU AL

ONLINE RANDEVU

*Saat 19.00’ dan sonraki online randevu talepleriniz için tarafınıza saat 09.00’ dan sonra geri dönüş yapılacaktır.

 

Menopoz Nedir?

Menopoz Nedir?

Kadınlarda menarş ile başlayan doğurganlık özelliğinin adet kanamasının kesilmesi ile son bulduğu fizyolojik değişim sürecine menopoz denir. Yumurtalıkların fonksiyonelliğini yitirdiği bu dönemlerde östrojen hormonu salınımı durarak, bazı şikâyetler ortaya çıkmaktadır. Ancak menopoz hakkındaki yanlış düşünce rahimin değil, yumurtalıkların fonksiyonelliğini yitirmesidir.

Yumurtlama döngüsünde her ay düzenli olarak oluşan yumurtanın olmaması nedeni ile hormon üretimi yapılmamaktadır. Vücudun sistematik döngüsünde ihtiyacı olan östrojen ve progesteron hormonlarının olmaması halinde adet kanaması kesilerek, doğurganlığın tamamen bittiği döneme girilir.

Kadınların menopoza girme yaşı kaçtır?

Menopoz yaşı ortalama olarak 48- 55 yaşları arasında olmasına rağmen, menopoz döneminin yaklaşmasının habercisi olan değişimler birkaç yıl öncesinde görülmeye başlar. Ayrıca Menopoz yaşını etkileyen bazı çevresel ve genetik faktörlerde etkili olmaktadır. Kişinin yaşam tarzına bağlı olarak menopoza erken ya da geç dönemlerde girilebilir. Özellikle kişinin annesinin menopoza girdiği yaş, kadının kendi menopoz yaşında etkin rol oynayabilmektedir.

Menopoz belirtileri nelerdir?

Menopoz dönemi ergenlik ve hamilelik gibi her kadının yaşayacağı köklü değişim evresidir. Fizyolojik olarak yaşanan bu değişimler ilerleyen yaş nedeni ile yumurta rezervlerinin azalması sonucunda östrojen seviyesinin düşmesine bağlı olarak bazı belirtilerle ortaya çıkar. Bu belirtiler her kadında görülmediği gibi östrojen seviyesinin ne kadar hızlı düştüğüne bağlı olarak şiddetini arttırabilir. Bu nedenle menopoz dönemini en sık karşılan belirtileri aşağıdaki gibi olmaktadır:

  • Adet kesilmesi
  • Ateş basması
  • Gece terlemeleri
  • Kilo artışı
  • Sık sık idrara çıkma ihtiyacı
  • Psikolojik sorunlar
  • Halsizlik
  • Cinsel istekte azalma
  • Vajinal kuruluk
  • Şişkinlik ve karın alt bölgesinde dolgunluk hissi menopoz belirtileri arasında yer almaktadır.

Menopoz döneminde ortaya çıkan sorunlar nelerdir?

Kadınların adet kanamasının kesilmesi ile yaşanan hormonal dengesizlikler kemiklerin direncini kaybetmesine ve hızlı bir şekilde osteoporoz yani kemik erimesine neden olmaktadır. Östrojen yetersizliğinden zayıflayan kemikler bu dönemlerden sonra oldukça hassaslaşır. Ayrıca östrojen eksikliğine bağlı olarak cinsel sorunlar görülebilmektedir.

Kadın vücudundaki sistematik mekanizma hormonların salınımına bağlı olarak çalışmaktadır. Menopoz dönemi ile birlikte yaşanan hormonal değişikler, vajinanın işlevselliği ve cinsel birlikteliği elverişli hale getirilmesini sağlayan sıvı salınımının durması ile vajinal kuruluk meydana gelir. Bu nedenle cinsel birliktelikte tahriş ve ağrı durumu yaşanabilmektedir.

İdrar yolları enfeksiyonları, sık sık idrara çıkma ihtiyacı ve idrar kaçırma gibi sorunlar sıklıkla yaşanmaktadır. Bunların yanı sıra kalp ve damar hastalıkları da menopoz döneminden sonraki yıllarda artış göstermektedir. Tüm bu sorunlar östrojen hormonunun azalmasına bağlı olarak yaşanırken, menopoz şikâyetlerinin önlenmesi için doktora başvuran hastalara gerekli kontrol yapıldıktan sonra östrojen tedavileri uygulanabilmektedir. Östrojen desteği ile östrojen eksikliğine bağlı olarak ortaya çıkan sorunlar hafifletilebilmektedir.

Menopoz teşhisinde yapılan laboratuvar testleri nelerdir?

Menopoz döneminde yaşanan bazı değişimler menopozu işaret etse de, bazı hastalıkların belirtileri ile benzer özellikler sergilemektedir. Bu nedenle menopoz yaşı doğrultusunda gerekli teşhis ve tedavi seçenekleri için uzman bir doktora başvurulması önerilmektedir.

Özellikle bu belirtilerin başka bir hastalığın ürünü olarak ortaya çıkması halinde tedavi açısından büyük önem taşımaktadır. Ayrıca yapılan muayene ve test sonucunda menopoz teşhis edilmiş ise, menopoz dönemi hakkında detaylı bilgiyi ve ortaya çıkan şikâyetlerin hafifletilebilmesi için uygun tedavi önerileri ile kadınların bu süreci sağlıklı bir şekilde atlatmasına yardımcı olmaktadır.

Menopoz teşhisi için yapılan laboratuvar testleri ile kanda FSH, LH ve östrojen hormon seviyelerine bakılmaktadır. FSH ve LH seviyelerini artmış, östrojen seviyesinin azalmış olması halinde yumurta rezervlerinin tükenmesine bağlı olarak menopoz teşhis edilmektedir. Yumurtalıklar bir kadının anatomisi gereği en önemli organlarından birisidir.

Östrojen ve progesteron hormonlarının salınımının yanı sıra vücudun mekanizmasında etkin olan diğer madde üretiminde de yer aldığı bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Bu nedenle ilerleyen yaş ile birlikte yumurtanın tükenmesi sonucunda vücudun fizyolojik yapısındaki değişimler normal olarak kabul edilmektedir. Östrojen eksikliğine bağlı olarak ortaya çıkan menopoz şikâyetleri östrojen tedavileri ile giderilebilirken, doğurganlığın yeniden aktifleştirilmesi söz konusu değildir.

Yorumlar

Bir yorum yazınız